Dr. Talip EMİROĞLU : ''Şimdiki Kuşak Ödenmiş Bedellerin Üzerinde Yaşıyor''

Dr. Talip EMİROĞLU : ''Şimdiki Kuşak Ödenmiş Bedellerin Üzerinde Yaşıyor''

18 Ekim 2024 Cuma 14:17:39

Deneyimli ve tanınan bir eğitimci Talip Emiroğlu, bilgilerini, fikirlerini akademik bir kitapta paylaşmak yerine 'Kanlı Ceket' adında bir öykü kitabı yazmayı tercih etti. Kendi deneyimlerini bu farklı öykülerle bize aktarırken ne şimdilerin kolaycılığına kaçıp yeni nesli suçluyor, ne de kendi geçmişini saklıyor. Her şeyi olduğu gibi, duru bir dille okurla paylaşıyor. 

Deneyimli ve tanınan bir eğitimci olarak, bilgilerinizi, fikirlerinizi akademik bir kitapta paylaşmak yerine Kanlı Ceket adında bir öykü kitabı yazmayı tercih ettiniz. Gençlerin okuma konusundaki mesafesi de düşünülürse, bu tercihin nedeni tam olarak neydi?
Ülkemizde akademik üslup yeterince ilgi çekmiyor. Bu yüzden ben öteden beri eğitimle alakalı düşüncelerimi ortalama bir ortaokul öğrencisinin anlayabileceği üslupla aktarmayı tercih ettim.
Bu kitapta da olaylara yaşanmışlık katarak hikayelendirmeye çalıştım. Bu ilgi çekici akışın içerisine eğitime dair mesajları da yerleştirdim. Bunu almak isteyenler görebilir, diğerlerini rahatsız etmek istemedim, onlar hikaye içinde kalabilirler.

Kitaba başlamak için seçtiğiniz Dickens alıntısı, Yoksulların Çocukluğu Yoktur, diyor. Bu yaşanamayan çocukluk ilerleyen yıllarda karşımıza nasıl yetişkinler çıkarıyor sizce?

Bence tepkili ve daha agresif bir kişilik çıkarabilir. İlerde yapacağı her büyük hatanın veya yanlışın çocukluğundaki bir eksiklikle alakası olabilir.
Konuyu şahsıma bağlayacaksanız hemen söyleyeyim: Ben de çocukluğumu eksik yaşamış olabilirim. Hatta eksik yaşadım da diyebilirim. Sonuçta bir köyde, köy şartları altında yaşadık. Ama bizim orada diğer çocuklukları mukayese etme imkanımız olmadı. Bütün çocuklar böyle yaşıyor sanıyorduk. Dolayısıyla şartlara tepki içerisinde değil, kabullenmişlik içerisinde büyüdük. Böyle olunca çok küçük şeyler bile bizi mutlu ediyordu. Yani elma ağacındaki en kırmızı elmaya ulaşıp yemek mutluluktu. Dolayısıyla mutlu bir çocukluğum vardı benim.
Gençlik yıllarımızda da yokluğun ve zorluğun içerisinde mutluyduk. İnsanlarda genel olarak bu kadar lükse merak yoktu. Mevcudun tadına varmak vardı.
Dikkat edilirse yazdığım öykülerde çok zor şartlar var ama isyan yok; bunca yükün altında tebessüm var.

 

Haber Linki: https://www.hurriyet.com.tr/kitap-sanat/simdiki-kusak-odenmis-bedellerin-uzerinde-yasiyor-42344329